Egeli Gazete

Başkan Tugay'dan tarihi açıklamalar: İzmir Körfezi'nde balık ölümlerine neden olan kirliliğin nedenlerini tek tek ortaya koydu

İzmir Körfezi'nde bir çok balığın deniz sıcaklığının artması ve oksijenin azalması sebebiyle ölmesi bölgede kokuya neden olmuştu aynı zamanda körfezdeki ölü balık sorunu kentin gündemine oturdu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, konuyla ilgili Egemenlik Evi'nde basın toplantısı gerçekleştirdi.
Başkan Tugay'dan tarihi açıklamalar: İzmir Körfezi'nde balık ölümlerine neden olan kirliliğin nedenlerini tek tek ortaya koydu
Haberler / Güncel
26 Ağustos 2024 Pazartesi 12:17

CEMRE YUVARLAK/EGELİ GAZETE - İzmir Körfezi'nde bir çok balığın deniz sıcaklığının artması ve oksijenin azalması sebebiyle ölmesi bölgede kokuya neden olmuştu aynı zamanda körfezdeki ölü balık sorunu kentin gündemine oturdu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı  Cemil Tugay, konuyla ilgili Egemenlik Evi'nde basın toplantısı gerçekleştirdi. Tugay, Körfezdeki balık ölümlerinin sebebinin  alg patlamaları olduğunu aynı zamanda büyük yük gemilerinin körfeze su akıtmasıyla ilgili olduğunu ifade etti.Aynı zamanda Tugay, Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in vaadlerinden biri olan "Körfezde yüzeceğiz" ifadelerine değinerek "Ben körfezde yüzmeyi vaat edemem ama daha temiz bir körfez bırakmayı vaat edebilirim" diye konuştu.
"ALG PATLAMASI YAŞANDI"
Tugay, "Körfezimizi üzen bir durum paylaşıyoruz. Körfezin özellikle suların sığ olduğu alanlarda yüzeyde buna benzer renk değişikliği gördük. Arkasından toplu balık ölümleri ve yoğun bir deniz kokusu şeklinde oldu. Arkadaşlarımızla konuyu incelemeye başkadık. Nedenlerini araştırmaya başladık. Bize görüş bildirecek olan tüm üniversitelerimizin de değerlendirmelerini alarak süreç ilerliyor. Bziler bu yaşadığımız şeyin felaketiyle birlikte bir gerçekle yüzleşmemiz gerekiğini düşünüyoruz. Körfez bir kirlilik altında ve bununla savaşıyoruz. 1965'den bei körfezin kirlenmekte olduğunu söyleyebilirim. Körfeze evsel, tarımsal vb. çeşitli atıklar taşındı. Körfeze olan deşarjlar körfezi kirletti. Bayraklı Sahili'nde metrelerce dipte bir çamur birikimi olduğunu ve dolgu yaparak ortaya çıkarak şekilde çözülmeye çalışıldığını hatırlamak gerekiyor. Neticede uzun yıllardır körfeze hepimiz bütün İzmir'in yaşayanları sanayi kuruluşları atık  atıyor. Bununla yüzleşmemiz gerektiğini ve çözüm için hepimiz ortak bir çaba içinde olmamız gerektiğini söyleyelim. Renk değişikliği ve balık ölümlerinden sorumlı olan şey bir mikroorganizma türünü çoğaltmasıyla ortaya çıktığını düşünüyoruz. Geçen yıl ilk defa alg patlaması gerçekleşmiş bu sene ikincisini yaşıyoruz. Normalde bzim denizlerimizin türleri değil. Muhtemelen iklim değişikliğinden yararlanarak çoğalıyorlar ve baskın bir tür haline geliyorlar. İBB aslında 200 yılından beri bilimsel olarak yoğun bir şekilde inceliyor. DEU Deniz Bilimleri Teknoloji Enstitüsiyle ve TUBİTAK'la ortak çalışıyoruz bu süreci takip etmek için, 68 ayrı noktadan yüzeyden ve derinden farklı derinlikten su örneği alıyor ve raporlandırıyor. 2000 yılından beri bilimsel verilerle takip ediliyor" dedi.

"BU KONU SİYASETİN ÜSTÜNDE"
Bu sorunu ben her türlü siyasetin üstünde görüyorum. diyen Tugay, " İzmirlileri çok seven ve çok büyük saygısı olan bu olaydan sonra ne yapmam gerektiğini düşündüğümde tüm siyasi kimliklerden sıyrılmam gerektiğini ve kurumlarla iş birliği yapmam gerektiğini düşündüm. Aynı tavrı öncelikle İzmir'deki ve tüm yetkililerden bekliyorum. Çözüm için hep beraber çalışmalıyız. Buradaki sözler herhangi bir siyasi zemine çekilmesin." ifadelerini kullandı. 

"TÜM YETKİ  ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞINDA"

Tugay şu ifadelere yer verdi:

"Güney batı arıtma tesis ve her ikisi de bakanlık tarafından kontrol edilen ve bu tesislerde kaynaklanan bir durum yoktur. Biz göreve geldikten sonra bu alanla ilgili bir sorun yaşamadık. Arıtmanın üzerinde ağır bir yük oluşmadı. Bir sorun saptanmadı. Dönem dönem arıtmayla ilgili bazı sorunlar yaşandığını biliyoruz. İkinci görünen ağır sorun dereler, körfeze gelen evsel ve endüstriyel bazı atıklar. Menemen bölgesinden gelen özellikle körfeze aktığını görüyoruz. Körfezimizde bir liman ve tersane var bu tersanenin körfezi kirlettiğini de bilmemiz lazım. Limana gelen büyük gemilerin bazı mikroorganizma taşıdığını düşünüyoruz. Bu yük gemileri kalkmadan önce bulundukları limandan denge için tabana su alıyorlar. Bu suyu gelince de buradaki körfezde boşaltıyorlar. Bu mikroalg türünün gemiler yoluyla taşındığını düşünüyoruz. Normalde bu tür başka limanlardan alınan atık suların rastgele boşaltılmaması için önce o suyun arıtılması lazım bu bir zorunluluk ama bizim ne yazık ki böyle bir tesissimiz yok bu sorumlulık limana ait bizim bir sorumluluğumuz yok. Bu noktada 2000 yılında yapılan kanunlar ve yönetmelikler yaptığıımzı öncelik sırası birinci derecede sorumlu kurum Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ikinci Tarım ve Orman Bakanlığı üçüncü Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, gerçekte  ben bu bahane olarak söylemiyorum ama bu böyle. İZSU körfez konusunda icracı olamıyor iç körfezde milyonlarca ton çamur birikmiş durumda bu çamuru almak istemesek İBB' 50 bin metre küpe kadar temizlik yapma yetisi var. Su akımını birleştirecek bu tarz projeleri yapma uygulama yetkisi tamamen bakanlığa ait. Tüm yetki Çevre ve Şehircikik Bakanlığı'na ait biz yetki sahibi değiliz. Gediz nehri bir diğer kirletici etki. Çok farklı dönemsel olarak da atıkları körfezin ağzına boşaltıyor. Biz bu kirliliğe müdahale için sudaki oksijenin azaldığını saptadığımız için sudaki oksijasyonu arttırmak için suyu havalandırmak amaçla çalışma yapıldı. Ölü balıkları toplayarak oluşabilecek sorunların önüne geçmeye çalıştık. Önümüzdeki günler için şehrin altyapı çalışması ile ilgili de bilgiler vermek isterim. 3 tane ayrı bölgede yağmur suyu ve kirli atık suyu ayrıştırma ve kanal alt yapı çalışması yapacağız. 4 milyar 200 milyon liralık yağmur suyu ayrıştırma yatırmın için hazırlanıyoruz. Bu olay vesilesiyle yaptığımız çalışmayı belirtek isterim. Bİtirmeyi planladığımız yapımı devam eden 4. faz çalışması Çiğli atık su arıtma tesisinin yakın zamanda yapmak üzere çalışıyor arkadaşlarımız."

"İBB OLARAK SORUMLULUK ALMAYA HAZIRIZ, BAKANLIĞIN DA BU KONUDA SORUMLULUK ALMASINI BEKLİYORUZ"
Başkan Tugay, aynı zamanda Çiğli Su Arıtma tesisine de değinerek şöyle konuştu: "Normalde 2002 yılında Çiğli'deki arıtma tesisi alındığında planlandığı şekilde gitse 2007 yılında tamamlanmış olması gerekiyor. Benim ve arkadşlarımın yapmak istediği bir konu bu kısa sürece çözülecek. Yatırıın maliyeti toplamda 5 milyar 550 milyon liralık yatırım  var.  Bu yatırımlar için kredi görüşmeleri tamamlandı. Dİğer üç proje için dünya bankası ve ABD'den kredi anlaşmaları yapılmış ama bu anlaşmalar için Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan onay bekleniyor. Nisan ayında ne olursa olsun faaliyete geçireceğiz. Bugünkü kanalda oluşan kirli su yoğunluğuyla baktığımız zaman bizim 5 faza da ihtiyacımız var. 5. fazı da yapmak zorundayız. Bununla ilgili arkadaşlara talimat verdim. Bununla ilgli çalışmaya başaldılar. Mevcurt olan kirliliği temizlemek için birşeyler yapılması lazım. Bir sürkilasyon kanalından ve navigasyon kanalı  takip edildi.. Bu çalışma yapmakla yükümlü olan kurum İBB değil. Bizim iç körfezimiz ve orta körfezimizin bu kanala ihtiyacı olduğu kesin. Yapımı yüksek maliyetli ve zor işler. Biz İBB olarak alabildiğimzi kadar sorumlluk almaya hazırız. Bakanlığımzıın bu konuda sorumluluk almasını bekliyoruz. Her türlü iş birliğine hazırız"

"KÖRFEZDE YÜZMEYİ VAAT EDEMEM AMA DAHA TEMİZ BİR KÖRFEZ BIRAKMAYI VAAT EDEBİLİRİM"
Tugay, İzmir Körfezinin temizlenmesi için derhal harekete geçtiklerini ifade ederek, "Körfez kirliliği konusuna teşhis koymak ve durumu düzeltmek için yapılacaları düzeltmek üzere, yaşadığımız krizden sonra arkadaşlarımın plan yapmasının  yeterli  olmadığını anlamış olduk. Bizim iyi niyetlii çabalarımızın bu sorunu çözmeye yeterli olmadı. Bakanlığın konuya el atmasını bekliyoruz. 2002 yılıında kanalizasyon altyapısı yapılırken önümüzdeki yıllara dair bakıldığında şuan da geldiğimiz duruma geleceğimizi kimse hesaplamaıdı. 4,5 milyon nufüsun 3 milyonu körfezin çevresinde yaşayan insanlar. Şehrimizin bazı bölgelerinde çok yoğun yapılaşmanın devam ettiğini biliyorsunuz ama şuan alt yapı yok. Metropol alana bu kadar yoğunluk devam ederse bu sorunlar artarak devam edecek. Olayı her boyutuyla değerlendirmek zorundayız. Şu sözleri vermek isterim sizlere  körfezle ilgili durumu en detaylı şekilde takip etmek için bilim kurulu oluşturcağız. Bunu daha ileri taşıyacak bir bilim kurulu olacak. Körfeze dair tüm verileri İZSU ve Büyükşehir'in sayfalarından şeffaf olarak yayınlayacağız. Tüm kurumlarımızla görüşmeye ve ortak çalışmalar için hazırız. Aynı tutumları onlardan bekliyoruz. İzmir'in çok önemli bir altyapıya ihtiyacı var. Hiç bir siyasi hesap içerisinde olmadan en önemli önceliğimiz altyapı çalışmaları olacak. Bunlar için çalışacağız. Diğer kurumlardan bize yardımcı olmalarını bekliyoruz. Ve İzmir'i izmir yapan hepimizin söylemesek de bildiği en önemli değrerlinden biri olan İzmir körfezini kurtaracağız. İzmirlilerden Körfezi kirletmemek için azami dikkat içerisinde olmasını bekliyoruz. Yetkililerimiz çerçevesinde hata yapan tüm kiişi ve kurumları afişe ediceğiz ve yetkimiz çerçevesinde cezalandıracağız. Ufacık da olsa kirli suyun derelere körfeze atılmasını derhal durdurması lazım. Kendimize yol haritaları oluşturduk. Yeni bir plan yapılacak ve dağınıklık giderilecek. Ne yazık ki geçmiş geçmişte kaldı bugün yeni şeyler söyleme zamanı kavga ederek bir yere varamayacağız. Geleceğe dair çağrımı kimseye suçlayarak yapmıyorum. Buna aykırı tutum ve davranışlarla ilgili eleştirilerimiz bundan sonra olacaktır. Gerekeni yapacağız. Sizlere körfezde yüzmeyi vaat edemem ama daha temiz bir körfez bırakmayı vaat edebilirim." diye konuştu. 


 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL TÜRKİYE POLİTİKA EKONOMİ YEREL YÖNETİMLER ASAYİŞ YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SAĞLIK KÜLTÜR SANAT MAGAZİN SPOR RÖPORTAJLAR GENEL
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Hakkımızda
Copyright © 2024 Egeli Gazete