Kahve, çoğumuz için günlük rutinin vazgeçilmezi. Üstelik beyin sağlığı ve fiziksel performans açısından yararlı.
Kahvenizi bir sonraki seviyeye taşıyıp daha fazla besin değeri katmanız da mümkün. Beş öneri:
1. Kahvenizi doğru biçimde saklayın
Oksijen, nem ve ışık kahvenin tazeliğinin düşmanlarıdır, bu nedenle kahveyi bu unsurlardan uzak tutun. Bu üç unsuru önlemek için taze kahve çekirdeklerini kilerde, dolapta veya tezgahta hava geçirmez, opak bir kapta saklayın.
2. Koyu kavrulmuş, taze kahve çekirdekleri alın
Hafif veya orta derecede kavrulmuş kahveyle karşılaştırıldığında, koyu kavrulmuş kahve çekirdekleri en düşük akrilamid seviyesine sahip olma eğilimindedir. Kahve çekirdekleri kavrulduğunda oluşan kimyasal akrilamid, nörotransmisyonu engelleyebilir, dopamin nöronlarını yok edebilir ve oksidatif stresi artırabilir.
3. Kahve çekirdeklerinizi her demlemeden önce öğütün
Çekirdekleri bütün olarak satın almak ve bunları her gün taze olarak öğütmek, kahvenin lezzetini optimize etmenin en iyi yoludur. Öğütülmüş kahve lezzetini o kadar hızlı kaybediyor ki size ulaştığında neredeyse bayatlamış oluyor.
4. Soğuk demleme yapın
Soğuk demlenmiş kahve normal sıcak kahveye göre yaklaşık yüzde 65 daha az asitli. Bu, bağırsakları rahatlatabilir. Ama yıl boyunca soğuk kahve içmek zorunda olduğunuz anlamına gelmez. Soğuk demlenmiş kahveyi bir tasta veya mikrodalgada yeniden ısıtabilirsiniz.
5. Biraz sağlıklı yağ ekleyin
Kahvenize tereyağı gibi sağlıklı yağları eklemek odaklanmayı artırabilir, enerji seviyelerini dengeleyebilir ve sizi daha uzun süre tok tutabilir.
KÜLTÜR SANAT
Sayfa başına git
