Nörobilim ve İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Selin Yurdakul, toplumda doğru olarak bilinen "Erken yatın erken kalkın" olgusuna yönelik açıklamalarda bulundu. Yurdakul, genlere göre farklı kronotipte insanlar olduğunu belirterek, bazı insanların akşam performansının daha verimli olduğunu belirtti.
"Sabah uyanamayanları tembel diye eleştirmeyelim, genleri bunu gerektiriyor olabilir"
Yurdakul, "Herkes gece erken yatmalı sabah erken kalkmalıdır diye bir şey yok. Bu bilgi herkes için geçerli değil. Genlere göre farklı kronotipte insanlar vardır. Sabahçıl kronotipi olanlar erken saatlerde kalkar ve sabahları daha yüksek performans gösterirler. Akşamcıl kronotipler ise erken kalkmakta zorlanır ve akşam saatlerinde daha yüksek performans gösterirler. Işığa maruziyet sürelerini değiştirerek bu saatleri biraz öne çekmek mümkün olsa da tamamen değiştirmek zordur. Sabah uyanamayanları tembel diye eleştirmeyelim, genleri bunu gerektiriyor olabilir" dedi.
"İdeal uyku süresi herkes için 8 saattir"
"Önemli olan yeterli süreyi uyumaktır"
İnsan bedeninin karanlıkta uyuyup, gün ışığında uyanık olmaya programlı olduğunu hatırlatan Yurdakul, "Gündüz uyuduğumuzda ışık yüzünden melatonin sentezi olmaz. Bu sebeple gündüz uykusu beden için uyku kalitesi açısından çok farklıdır. Sürekli gece vardiyasında çalışan insanlar incelendiğinde normal popülasyona göre anlamlı oranda daha sık tip 2 diyabet ve kanser hastalığına yakalandığı görülmüştür" dedi.
"Az uyuyarak zamandan tasarruf ettiğimizi düşünsek de daha ağır bedeller ödememize sebep olur"
Yurdakul, sözlerini şöyle noktaladı:
"Uyku, bedenin ve beynin sadece dinlenmekten öte kendini yeniden yapılandırdığı bir süreçtir. Beyin uyku sırasında oldukça aktiftir. Gün boyunca öğrenilen bilgiler gece işlemlenerek organize edilir. Yeni bağlantılar kurulur. Glia hücreleri beyindeki atık maddeleri geceleri daha aktif şekilde temizler. Kısa vadede az uyuyarak zamandan tasarruf ettiğimizi düşünsek de uzun vadede azalan bilişsel kapasitelerimiz
daha ağır bedeller ödememize sebep olur. Uykusuzluk kaza ve hata yapma riskini ciddi bir şekilde arttırır"